Adam barda oturuyor. Önünde bir türlü içemediği içki bardağı. Suratı asık. O sırada barın kapısı açılmış. İriyarı, külhanbeyi tavırlı biri, hiç soru sormadan adamın önündeki içki kadehini alıp başına dikmiş.
Elinin tersiyle ağzını kuruladıktan sonra, “Ne o, neden böyle surat asıyorsun, gemilerin mi battı?” diye sormuş. O da başlamış anlatmaya…
“Sorma, çok talihsiz bir adamım.
Sabah karımla kavga ettik, beni evden kovdu.
O sinirle işe geç kaldım.
Patronum zaten bahane arayıp duruyordu, beni işten attı.
İşten çıktım, yolda yürürken araba çarptı.
Eve gideyim, belki karımla barışırız dedim.
Eve gittim ve karımı başka birisiyle yakaladım.
Bu kadarı da artık fazla deyip, kendimi öldürmeye karar verdim.
Tabanca tutukluk yaptı.
İple asmaya kalktım ip koptu.
Doğalgazla öleyim dedim, faturayı ödemediğim için gaz kesikti.
Eczaneden fare zehri aldım, buraya geldim, içki bardağıma koydum.
Onu da geldin sen içtin. Oooff… Ooff…”