1955 yılı, Adana’da yazlar çok uzun sürerdi.
Her köşe başında bir yazlık sinema ve her yazlık sinemada her gece değişen filmler…
Sevgili Onat Kutlar’ın dediği gibi, “sinema bir şenliktir” yoksul mahalle çocukları için..
Genç, esmer, ipince, çok güzel gülen bir adam hurda bisikletiyle ve paslı film kutularıyla yazlık sinemalara her gece gelirdi.
Sinemadan sinemaya film bobinleri taşıyan bu adamı çocuklar sinemanın arka kapısında sabırla beklerdi.
Bu genç, esmer, ipince, çok güzel gülen adam, her akşam sinemaya gidecek parası olmayan çocuklara arka kapıyı gizlice açardı.
Biz de “Eyvallah Yılmaz Ağabey” diyerek o güzelim Adana göğünün altındaki sinemanın büyülü karanlığına dalardık.
Bütün yaz her gece böyle sürüp giderdi…
Ali Habib Özgentürk (Yönetmen)