Şakir Efendi, okulundaki ödül törenine Sultan Abdülmecid’in katılacağını öğrenince, padişaha okunmak üzere 70 beyitlik bir kaside kaleme alır.
Okulun öğrencilerinden Kemal’in bir kez dinlediği kasideyi hiç takılmadan tekrar ettiğini duyunca, karşısındaki çocuğun ezberine hayran kalır.
Şiiri padişahın huzurunda okuyacağını duyan çocuk, onca insanın karşısında bunu yapamayacağını, utanacağını söyleyince, Kemal’in iki omzunu tutan Şakir Efendi, gözlerinin içine bakarak konuşur;
“Ne? Utanır mısın? Onların hepsi mezar taşı oğlum, hepsi mezar taşı!..”
Sultan Abdülmecid okula geldiğinde, ezberiyle herkesi kendine hayran bırakan o çocuk, kasideyi gür sesiyle, hiç takılmadan karşısında okur.
O çocuk ki Namık Kemal’dir ve yıllar sonra o günü şöyle hatırlayacaktır;
“Hocamın bu sözü bana o kadar tesir etti ki, merasim günü, kasideyi karşımda mezar taşları görür gibi hiç telaş etmeden, en gür sesimle mükemmel bir surette okudum, sonra da bütün ömrümde gördüğüm padişahlara, vezirlere bir mezar taşından fazla ehemmiyet vermedim…”
Sunay Akın