Bir zamanlar dört kelebek ateşin sırrını çözmeye karar vermişler, sonra hep beraber yanan bir ateşin yanına gitmişler…
Aralarında konuşurlarken birinci kelebek:
─ Önce ben gideceğim ve ateşin sırrını çözüp size de söyleyceğim, demiş ve gitmiş…
Şöyle bir ateşin etrafında dolanmış, gelmiş. Arkadaşlarına:
─ Ben ateşin sırrını çözdüm; Ateş ışık yayan bir şey, demiş…
Kelebekler buna ikna olmamışlar. Ateşin bundan daha büyük bir sırrının olduğunu düşünmüşler.
Sonra ikinci kelebek:
─ Ben gideceğim, ateşin sırrını çözeceğim ve size söyleyeceğim, demiş ve gitmiş…
Ateşe biraz daha yaklaşarak bir tur atmış ve gelmiş. Arkadaşlarına:
─ Ben çözdüm ateşin sırrını: Ateş ısı veren bir şey, demiş…
Kelebekler buna da ikna olmamışlar.
Üçüncü kelebek:
─ Ben gideceğim ve ben ateşin sırrını çözeceğim, demiş ve gitmiş…
Üçüncü kelebek biraz daha cesaretliymiş. Ateşe yaklaşmış, o kadar yaklaşmış ki ateşin yalımı kelebeğin kanatlarını yalayıp geçmiş. Kelebek döndüğünde arkadaşlarına:
─ Asıl ben, ben çözdüm ateşin esrarını, demiş büyük bir heyecanla…
─ Ateş, yakıcı bir şey…
Dördüncü kelebek ikna olmamış bir türlü. Ateşin asıl sırrının bu olmadığını düşünmüş inatla. Birden arkadaşlarının yanından ayrılmış ve ateşe doğru gitmeye başlamış.
Arkadaşları ne olduğunu anlayamamışlar bile. Sadece izlemeye başlamışlar. Dördüncü kelebek önce ateşin etrafında bir tur atmış. Sonra bir tur daha ve bir tur daha…
Her seferinde ateşe daha çok yaklaşıyormuş. Artık o kadar çok yaklaşmış ki alevler kanatlarını kavurmaya başlamış. Ateşin etrafında son bir kez daha dönmüş ve ateşin içine kendisini bırakmış. Küçük bir parıltı yanıp sönmüş ateşin içinde…
Ateşin hakikatte ne olduğunu sadece bu kelebek anlıyor tabiki. Geri gelip arkadaşlarına ateşin ne olduğunu anlatamıyor, zaten anlatması da gerekmiyor…
Koskoca ateşin içine dalan kelebek, artık ateşin bir parçası oluyor…
Çünkü; ateş AŞK’dır ve anlatılmaz, sadece yaşanır…
Bizler de hayatımız boyunca bir şeyleri anlamaya çalışırız ve bunu da üç kelebek gibi yapmaya çalışırız.
Yani hepimiz dördüncü kelebeğin yaşantısını isteriz ama üç kelebeğin hayatını yaşayıp dururuz. Kırın zihninizin zincirlerini ve yüreğinize izin verin.
Ateşin aşkından korkmayın, ateşin parçası olun…