Yıllar süren eğitim hayatının sonunda genç kız öğretmenlik mesleğine başlamıştır ve çok heveslidir.
Çiçeği burnunda öğretmenimizin atandığı okulunda ilk günleridir.
Teneffüsün birinde bahçede gezinirken, bir çocuğu bahçenin kenarında hareketsiz dikilirken görmüş.
Arkadaşları heyecanla top oynuyor ve eğleniyor ama O bir kenarda tek başına dikiliyormuş.
Çocuğun durumuna üzülen yeni öğretmen çocuğa yaklaşmış ve sormuş;
─ Bir sorunun mu var iyi misin?
─ İyiyim öğretmenim, herhangi bir sorunum yok.
Aldığı cevap üzerine sevinmiş ve bahçede dolaşmaya devam etmiş öğretmen.
On onbeş dakika sonra yine aynı yerden geçerken çocuğu yine aynı yerde hiç bir şeye karışmadan, hareketsiz arkadaşlarını seyrederken görmüş.
Çocuğun sıkıntısını öğrenmeye karar vermiş ve yakınlık kurmak için yaklaşarak sormuş.
─ Seninle arkadaş olmamı ister misin?
─ İsterim öğretmenim…
─ Peki yavrum herkes top peşinde koşup oynarken, eğlenirken sen neden katılmıyorsun arkadaşlarına?
Öğrenci cevap vermiş;
─ Öğretmenim ben kaleciyim!